Sanctuary
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Miriam

Aşağa gitmek

Miriam Empty Miriam

Mesaj tarafından Ethelinda C.tesi Ağus. 30, 2014 6:20 pm




Açık seçik bir ezgi çalınıyordu genç kızın kulağına bu akşam. Uzaklardandı, sahibi ise belirsizlik adı verilen çukurda dolaşıp duruyor ve dudaklarını saran kelimelere teslim ediyordu ruhunu. Dolayısıyla her bir tını, bu kutsal varlığın tüm hayatını ortaya koyup olağanca gücüyle Paris'i canlı tutmaya çabalıyordu. Bir sebepten dolayı bundan şüphe edemezdiniz ki o da Seine'in her defasında nefes alırmışçasına rüzgarsız gecede dalgalanmasıydı. Her şey o kadar berraktı ki. Miriam'ın topu topu 9 yıldır var olan bedeninin bilinmeyene ilk kez ilgi duyuşuydu. İlginç olan şey ise, bunun bilincinde olması ve hakkında en ufak bir çaba sarf etmeyişi olacaktı. Gerçi şu ana kadar kendisinden farklı bir şeye önem mi vermişti zaten? Zihninde sadece altı yaşına kadar 'anne' diye adlandırdığı bukleli kadın flulaşmıyor, aynı zamanda eski anılarını da kaybediyordu. Çocuk vampir, dönüştürülmeden önce yaşadıklarını tek tek unutuyor ve yerine eklenenleri ise bir umursamazlıkla karşılıyordu. Bedeni sanki bir portreyle çerçeve arasında sıkışıp kalmış gibi hissettiriyor ve bu önceden 'doğallık' diye adlandırdığı her bir kavramı peşinde sürüklüyordu. Hala vakti varken dokunduklarının daha önceden de böyle olup olmadığını, yaşadıklarının ciddiyetini ve gerçekçiliğini sorguluyordu. Yakında geçmiş hayatına dair her şey son nefesini vereceğinden dolayı ise gelişmemiş düşüncelerine sığdırmaya çalışıyordu. Oysa ki, yaşadığı tüm bu karmaşa, hala daha anne teninden kopamayan bir çocuk için gereğinden de fazlaydı. Vanilya kokusunu anımsıyordu hala.
O dans ettiğinde, anlatabildiği hikayeler / Özgür bir kuş uçmak için kanatlarını açıyor sanki.

Gözleri kendisine doğru yaklaşan bedene kaydığında, Night'ın parmaklarını saçında hissettiğinde yadırgamadı. Daha birkaç sene önce hayatını kurtaran bu adamı kendi içerisinde o kadar kolay 'güvenilir' olarak damgalamıştı ki bu kendisini bile şaşırtmıştı. Öyle ki, onunla tanışmaları Miriam'ın dönüştürülmesinden tam iki gün sonra, dönüştürüldüğünün bile farkında olmadan yiyecek umuduyla Paris sokaklarını dolaşmaya başlamasıyla olmuştu. Çocuk, ailesine yapılan saldırıdan nasıl sağ çıktığını bilmeksizin kendisine bakmaya çalışmış ancak bastırılamayacak kadar şiddetli olan açlığının ne için olduğunu bilemediğinden asla avlanmamıştı. Ancak Night'ın hala dahi var olan acıma duygusunun bir eseri olarak yanına alması ve bildiği çoğu şeyi paylaşmasıyla şu an bu duruma gelebilmişti. Öyleyse karşısındaki adama güvenilir diyebilir miydi? Kesinlikle. Zaten o zamandan bu yana geçen süre içinde çok nadir ayrıldıkları, genç kızın nasıl hediyelerle şımartıldığı düşünülürse eşsiz bir baba figürü olduğu apaçık ortadaydı.

Sadece Night'ın sesi kulaklarına iliştiğinde fark etti, ezginin kesildiğini. Bunun önemli bir şey olup olmadığını düşündü bir süre için, öyleydi. Onu biraz olsun mutlu eden her şey önemliydi zaten, üzerindeki fevkalade kar beyazı elbisesi gibi. Maalesef ki gecenin ilerleyen saatlerine doğru o da ya kırmızıya bulanacak ya da bir daha güzelini bulmak amaçlı değiştirilecekti.
Gözleri, adamın konuşurken hareket eden yüz kaslarından sıyrılıp da kendisine, kalkmasına yardım amaçlı uzattığı eline takıldı bir anlığına. Etraflarındaki insanların bazen onu, veyahut onları, nasıl gördüğünü merak ederdi bazen. Büyülenecek kadar üstün yaratıklar mıydı sahiden yoksa bu da aynada kendisini görememesi gibi bir palavra mıydı? (Doğrusu, Miriam aynanın karşısında kendisini incelemeyi ya da değişik suratlar yapmayı bir çeşit eğlence haline bile getirmişti.) Toplumun genel yargılarını merak ederdi bazen, güzel bulduğu şeyi onların nasıl gördüğünü ya da eve gidince ne yapacaklarını gibi. Her şeyin göreceli olduğunu elbette aile kavramından öğrenmiş dahi olsa, örneğin Night'ın ve kendisinin zevklerini manipüle ederek diğer yaşıtlarına ya da evlerindeki çalışanlara uygulamaya çalışması pek de hoş karşılanmamıştı. Gerçekten de genel şeyler sırf türleri farklı diye bu kadar değişir miydi? Yüce İsa, hayatta kalmak uğruna öldürülenleri cinayetten sayar mıydı?

Elini, onunkinin üzerine zarifçe bırakarak küçük bedenini ayağa kalkmak için zorladığında her şeyin ne kadar büyük olduğunu fark etti yeniden. Ya da belki de kendisi çok küçüktü, kim bilir? Ayakta durduğunda Night'ın beline anca gelmesi elbette bu soruyu cevaplıyordu ancak Miriam gibi daha dokuz yaşındaysanız bu kabul etmeyeceğiniz bir kıyaslama olacaktır. Sorusuna karşılık olarak ise başını hayır anlamında salladı, altın sarısı bukleleri de onunla birlikte. Arnavut taşlarla bezeli yolda duran arabaya ulaşana kadar tek bir laf daha etmese dahi, aslında İngiltere'ye olan yolculukları için heyecanını bastıramadığı da bir gerçekti. İstiyordu ki artık vanilya kokusunu duymadığı bir yere gitsin, orada yaşasın geri kalan vakti boyunca. Çünkü kendisi bile farkında olmadan, her bir anımsayışında ufak da olsa ürperiyordu. Şu an adını bile hafızasında taşımasa da sadece bir içgüdüydü. Öldüğünü biliyordu, kanlar içerisinde yatarken gördüğünü de biliyordu ancak o kadar çok şey yaşamıştı ki onunla, bilmiyordu doğru şeyi yapıp yapmadığını. Anlatılan hikayelerdeki gibi olmuştu ancak, hani şu çocuklara anlatılanlardaki. Pamuk prensesinde başına bir lanet gelmemiş miydi prens onu kurtarana dek? Hah, aynı şeydi işte. Tam olarak değildi ama genel olarak işte. Hem bir masalın başkahramanı olmak ne kadar da cazip bir düşünceydi!
Araba hareket etti, yol alırken Miriam ise aklındaki bu düşünceye göre yedi cücelerin de bulunması gerektiğine karar verip sonuçlarını ya da ağırlığını düşünmeksizin aklına ilk gelen şeyi sordu. "Sence de dışarıda benim gibi olanlar var mıdır? Bizim türümüzden, ancak benim gibi. Bir çocuk vampirdi tamamiyle kast ettiği, anladığını biliyordu zaten. Yine de sözlü olarak dile getirmek istemeyişi biraz da kendisini geri kalan herkese göre düşük bir seviyede görmesindendi. Buna ihtimal veriyor musun? Eğer varsa, onları arayabilir ya da bir tane seçebilir miyiz?" Miriam'ın gözleri, Night'ınkilere odaklanmış, gelecek herhangi bir cevabı bekliyordu büyük bir merakla.

Ethelinda
Ethelinda
Hikmet'in Aşiftesi-

Vazife : Kurtadam
Mesaj Sayısı : 31

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz